Avrupa’nın Saklı Cenneti – Arnavutluk Gezilecek Yerler

Arnavutluk, tarihi boyunca Avrupa’nın savaşlarına bizzat şahit olmuş ve büyük acılar çekmiş bir medeniyettir. Nazi Almanya’sının da himayesine girmiş olan Arnavutluk, komünizm etkisine girmesi nedeni ile adeta bir dönem kapalı kutu gibi dünya arenasındaki hayatını sürdürmüştür.

Sosyalist Cumhuriyet, Sovyetlerin dağılması ile beraber yıkılmış ve yerine demokrasiyi getiren Arnavutluk Cumhuriyeti kurulmuştur. Halen de o şekilde yönetilmektedir.

Seküler bir devlet olan Arnavutluk’un yarısı müslümandır. Kalan nüfus ise başta Hristiyanlık olmak üzere çeşitli inançlara sahiptir. Ülkenin %20’ye yakını da hiçbir inanca sahip olmadığını belirtmektedir. Klasik bir Avrupa ülkesi oranları diyebiliriz. Tek fark İslam ile Hristiyanlığın yer değiştirmiş olması.

Arnavutluk’ta Hangi Dil Konuşuluyor?

Ülkenin kendi dili vardır ve Arnavutçadır. Resmi dil olarak kabul edilmiştir. Avrupa’da olmanın da verdiği etki nedeni ile halkın büyük bölümü İngilizce ve İtalyanca konuşabilmektedir. Sınır komşuları olması nedeni ile Yunanca da ülkede konuşulan diller arasındadır. Türkçe konuşan kişi sayısı da azımsanamayacak kadar fazladır.

Ülkede tercih edilmemesi gereken dil ise Sırpça’dır zira Arnavutluk halkı Sırplara karşı düşmanlık beslemektedir.

Arnavutluk Hakkında Bilgi

Öncelikle Arnavutluk’a gittiğiniz zaman otostop yapmayı aklınızdan çıkarın. Arnavutluk halkına göre bir şey değil bu, kültürlerinde yok yani. Ancak bir yabancı denk gelir ve durur, bu da çok düşük bir ihtimal. Ülkede bisiklet kullanımı çok yaygın. Ucuz bir bisiklet satın alarak, çok rahat gezebilirsiniz.

Otobüs ve minibüs fiyatları oldukça ucuz. Ayrıca şehirler arası ulaşımda kesinlikle tren ile seyahat etmenizi öneriyorum. Tren penceresinden sizi karşılayacak olan manzarayı gördüğünüz zaman neden tren seyahatini önerdiğimi daha iyi anlayacaksınız.

Ülkede genel bir altyapı sorunu bulunmaktadır. Hatta genel bir kaos hakim bile diyebiliriz ama buradan güvensiz olduğunu anlamı da çıkarılsın istemem. Ülkeye yaz aylarında gidecekseniz cildinizi, sineklerden koruyacak bir krem veya sprey götürmeniz tavsiye olunur. Yaz aylarında ülkede gerçekten çok fazla sivrisinek oluyor. Lüks bir otelde kalsanız dahi, bu vampirler ile karşılaşmamak elde değil.

Aslında çok güzel bir Akdeniz ülkesi olmasına rağmen, kendisine iyi bakmayan Arnavutluk, potansiyelinin çok altında turizm gelirlerine sahiptir. Ülkenin her yerinden adeta manzara fışkırıyor ve ormanların birçoğuna halen balta girmemiş durumda.

Arnavutluk’da 36 farklı şehir bulunmaktadır fakat ülke 12 büyük bölgeye ayrılmıştır. Başlıca şehirleri arasında Vlore, Tiran, Sarande, Shkoder, İşkodra, Durres, Elbasan, Berat ve Akçahisar bulunmaktadır.

Şimdi bazı şehirlerin küçük gezi rehberlerini aşağıda maddeler halinde listeleyeceğiz. Bu sayede Arnavutluk’un hangi şehrinde nereleri gezmeniz gerektiği hakkında daha detaylı bilgilere sahip olacaksınız.

Akçahisar (Kruje) Gezilecek Yerler

Küçük bir yer olması nedeni ile tüm Akçahisar’ı sadece yürüyerek gezebilmeniz mümkün. Kruje’nin merkezi, tarihi çarşılardan oluşmaktadır. Halk arasında Derexhiku olarak bilinen Eski Çarşı’nın 400 yıllık bir tarihi bulunmaktadır. Onlarca farklı dükkana sahip bu çarşıda, hediyelik eşya alışverişi yapabilirsiniz.

Bölgenin tarihi yapıları arasında Kruja Kalesi de yer almaktadır. Muhteşem bir manzaraya sahip olup çevresinde yeme içme imkanları da yer almaktadır. Şehrin önemli yapılarından birisi de Ulusal İskender Bey Müzesi’dir. Ülkenin en çok ziyaret edilen müzelerinden birisi olan yapı içerisinde İskender Bey’in kişisel eşyaları da yer almaktadır.

Berat Gezilecek Yerler

Arnavutluk’un en önemli şehirlerinden birisi olan Berat, Osmanlı’nın eserlerini günümüze kadar taşıyabilmiş çok değerli bir şehirdir. Halk arasında bin pencereli şehir olarak da bilinen Berat şehrinin adı ise Arnavutça’da beyaz şehir manasına gelen Berati kelimesinden gelmektedir.

Milattan önce 4. yüzyılda inşa edilmiş olan Kala Kalesi, önemli bir tarihi yapıdır. Kale çevresinde kiliseler ve modern alışveriş merkezleri de bulunmaktadır. Onufri İkonografi Müzesi de Berat’a gittiğinizde mutlaka uğramanız gereken yapılar arasındadır. Bu arada pazartesi günlerinde kapalı.

Berat halkının geçmiş yıllarda nasıl yaşadığını gözler önüne seren Berat Etnografya Müzesi de mutlaka rotanızda olmalı. Çevresindeki iki katlı geleneksel Arnavut evleri de çok ilgi çekici.

Durres Gezilecek Yerler

Ülkenin en büyük ikinci şehri olan Durres, çok hoş bir sahil kentidir. Tarihi 3 bin yıla yaklaşan Durres, medeniyet beşiği olarak bilinmektedir. Osmanlı’nın da hükmettiği şehirde, Türk mimarisine dayanan çok sayıda yapı bulunmaktadır.

Önemli bir liman şehri olan Durres, bu sayede gelişmiştir ve güçlü bir ekonomiye sahiptir. Durres limanını kullanarak, İtalya’ya gitmek mümkündür.

Durres’e geldiğinizde mutlaka ilk olarak sahillerine bir göz atmalısınız. Bu cezbedici sahiller sadece Durres halkı tarafından değil çevre illerin sakinleri tarafından da yoğun ilgi görmektedir. Çok uzun bir hatta sahip olan sahilde, yüzmeye uygun çok sayıda plaj bulunmaktadır.

Durres Amfitiyatrosu, en çok turistin uğradığı tarihi yapılardan birisidir. Roma döneminde inşa edilen yapı, şehrin merkezinde yer almaktadır. Kapasitesi 20 bin kişidir. Şehirdeki Monarşiyi temsil eden Kral Zog Villasına da uğrayıp birkaç resim çektirmenizi öneriyorum.

Elbasan Gezilecek Yerler

Fatih Sultan Mehmet tarafından kurulmuştur. Kelime anlamı da gözetleme olarak bilinmektedir. Sultanın yaptırdığı ve gözleme amacı güden kale halen ayaktadır. Elbasan, tarih kokan bir şehirdir. Elbasan Kral Camii, Elbasan Kalesi ve Elbasan Etnografya Müzesi, merkezde bulunan ve mutlaka gezilip görülmesi gereken yapılardır.

Şehrin her tarafında Osmanlı mimarisini yakından görmek mümkündür. Nazire Camii de yine Osmanlılar tarafından yapılmıştır. Elbasan’a kadar gelmişken, şehrin meşhur lezzeti olan Elbasan Tava’yı yemeyi de unutmayın. Ayrıca Arnavut Ciğeri de Elbasan’da çok iyi yapılmakta.

İşkodra Gezilecek Yerler

Arnavutluk’un kuzeyinin en büyük şehri olan İşkodra, çok köklü bir tarihe sahiptir. Aynı zamanda ülkenin sanayi merkezi olarak da bilinmektedir. İşkodra gölü, Balkanların en büyük gölüdür ve şehirde yer almaktadır. Konumu nedeni ile daima önemli bir kent olmuş olan İşkodra, Aranavutluk’un başkenti Tiran’a 1.5 saat uzaklıktadır.

Rozafa Kalesi, 2000 yıllık bir tarihi yapı olarak dikkat çekmektedir. Romalılar tarafından yaptırıldığı tahmin edilen yapı, şehrin en çok ilgi gören turistik yapısıdır.

Ülkenin ilk fotoğraf müzesi olan Marubi Ulusal Fotoğraf Müzesi de yine İşkodra üzerinde yer almaktadır. Fotoğrafa ilgi duyanların ziyaret etmesini şiddetle öneriyorum.

İşkodra Gölü ise mutlaka ziyaret edilmeden dönülmemesi gereken bir doğal güzellik. Bu büyük göl aynı zamanda ülkenin Karadağ ile olan sınırını da oluşturmaktadır. Moraça Nehri’nden beslenen göl, Adriyatik Denizi’ne dökülmektedir.

Çok zengin bir bitki örtüsüne sahip olan göl ve göl çevresinde, 300’e yakın kuş türü yaşamaktadır. Gölde lezzetli balıklar yaşamaktadır, bu nedenle göl çevresinde balık yeme imkanı sunan lokantalar konuşlanmıştır.

Sarande Gezilecek Yerler

Akdeniz’e kıyı olması nedeni ile turistik bir şehir haline gelen Sarande, Yunanistan’a da çok yakındır. Şehrin en önemli turistik alanı ise UNESCO Dünya Miras Listesi’nde de yer alan Butrint Antik Kenti olarak bilinmektedir.

Binlerce yıllık bir geçmişe sahip olan Sarande, 20. yüzyılın başında Yunanistan tarafından birkaç kez işgal edilmiştir. Çok fazla gezilecek bir yeri yoktur fakat kıyıları yüzmek için muhteşem bir doğaya sahiptir.

Shkoder Gezilecek Yerler

Avrupa’nın önemli kültür merkezlerinden birisi olan şehir, İtalyan limanlarına yakın bir konumdadır. Avrupa’nın önemli kara yolu bağlantılarının da şehirden geçiyor olması, ekonomiyi güçlendirmiştir. Arnavutluk’un en iyi üniversitelerinden birisi olan Luigh Gurakuqi Üniversitesi de Shkoder’de yer almaktadır.

Kurşun Camii, Türk Hamamları ve Shkoder kalesi, gezilip görülmesi gereken yerler arasındadır. Her sene Avrupa boyunca katılım sağlanılan bir caz festivali de, şehirde yapılmaktadır.

Tiran Gezilecek Yerler

Arnavutluk’un başkenti olan Tiran, aynı zamanda tüm alanlarda da en gelişmiş şehridir. Dajiti Dağı’nın eteklerine kurulmuş olan şehir, ülkenin en çok turist çeken kenti konumundadır. Osmanlı tarafından kurulmuştur ve asırlar boyunca da Osmanlı himayesinde kalmıştır. En büyük tahribatı ise İkinci Dünya Savaşı sırasında görmüştür.

Birinci Dünya Savaşı hakkında daha fazla şey öğrenmek için 1. dünya savaşı bilinmeyenleri isimli içeriğimize bir göz atabilirsiniz.

Şehirde halen Osmanlı’ya ait çok sayıda eser bulunmaktadır. Bunların birçoğu cami ve medrese binalarıdır. Arnavutluk, Osmanlı’nın elinden düşerek, Sırplara geçmiştir.

İskender Bey Heykeli, şehrin simgesi konumundadır. Tam merkezde olması nedeni ile Tiran gezilerine başlamak için de iyi bir noktadır. İskender Bey, Arnavutluk halkı için çok önemli bir liderdir ve ülkenin birçok yerinde eserleri bulunmaktadır. Heykelin bulunduğu alana da İskender Bey Meydanı denmektedir.

Tiran Tarih Müzesi de bir sonraki adresiniz olabilir. Tiran’ın simge yapılarından olan müze, Arnavutluk tarihini tümüyle gözler önüne sermektedir. Müze sadece Pazartesi günleri kapalıdır.

Osmanlı’dan kalan tarihi yapılardan birisi de Ethem Bey Camii’dir. 1700’lü yıllarda Tiran’da yaşamış önemli bir siyasetçi olan Ethem Bey adına yaptırılmıştır. Osmanlı zamanında çok sayıda cami yaptırılmış olsa da, bunların tamamı dünya savaşları esnasında yıkılmıştır.

Vlore Gezilecek Yerler

Tıpkı Durres gibi bir liman şehri olan Vlore, muhteşem bir doğaya sahiptir. Tarihinde ülkeye başkent bile olmuştur. Kuruluşu ise milattan önce 6. yüzyıla kadar dayanmaktadır.

Bora plajı, Kanine Kalesi ve Ali Paşa Kalesi, mutlaka gezilip görülmesi gereken yerler arasındadır.

Arnavutluk’a Ne Zaman Gidilir?

Akdeniz ikliminin hakim olması sayesinde, ülke kış aylarında dahi soğuk bir havaya sahip olmamaktadır. Kış aylarında giderseniz, yağmurlu ve ılık bir hava sizi bekliyor olacaktır. İklimin gezi için en verimli olduğu zamanlar ise Mayıs ve Haziran aylarıdır. Aynı şekilde havaların yine serinlediği Eylül ve Ekim ayları da tercih edilebilir.

Türkiye’den Arnavutluk’a gitmek çok rahattır. Öncelikle Arnavutluk, Türk vatandaşlarına vizesiz 90 güne kadar gezme hakkı vermektedir.

Uçak ile gitmek sadece 1.5 saat sürmektedir. Esenler Otogarı’ndan ülkeye giden otobüsler de mevcuttur fakat biz kesinlikle uçak ile gitmenizi öneriyoruz.

Deniz yolunu sevenler ise Arnavutluk Turlarına katılarak, deniz üzerinden ülkeye seyahat edebilirler.

Arnavutluk Halkı Nasıldır?

Çok renkli bir kültüre sahiptirler. Türkler gibi misafirperver olan Arnavutluk halkı, tıpkı bizim gibi bu karakterleri ile gurur duyarlar. Çok renkli ve genç nüfusu yüksek bir demografiye sahip olan Arnavutluk, suçun çok az işlendiği bir ülkedir. Elbette yoksulluğun var olduğu gerçeği de değişmez, o yüzden Norveç’te geziyor gibi rehavete kapılmamak önemli.

Birisi ile selamlaştığınızda, karşı cins olmasa dahi sizi yanağınızdan öptüğü zaman tepki vermeyiniz. Burada kafa tokalaşmak veya el sıkışmak ne ise, orada da öpüşmek o. Bu çoğu zaman yabancılarda eşcinsellik algısı oluşturuyor olsa da, tam aksine Arnavutluk’ta eş cinsellere karşı büyük bir ön yargı bulunmaktadır.

Arnavutluk halkının en belirgin yanlarından birisi de müzik ve danstır. Dansa çok düşkün olan bu renkli insanların, kültürel dansları da izlemeye değerdir. Herhangi bir Arnavutluk düğününe iştirak ederek, kültürlerini çok daha yakından görebilirsiniz.

Arnavutluk Hakkında Bilinmeyenler

• Ülkede en popüler oyun, saklambaç.
• Misafir kültürü, inanılmaz derecede gelişmiştir.
• Ülkenin yarısından fazlası, Osmanlı’nın eseridir.
• Rüşvet çok yaygındır, neredeyse memurların yarısı rüşvet kabul etmektedir ve ülkenin gelişiminin önündeki en büyük engel de budur.
• Ülkede klozet kullanımı çok yaygın değildir, alaturka tuvalet tercih edilmektedir.
• Dünyanın ilk ateist devletidir fakat şu anda İslam benimsenmiştir.
• 70’li yıllarda çok karanlık bir dönem geçirmiş ve kendini dünyaya tamamen kapatmıştır.
• Erkek çocuk, aileler için önemlidir. Maalesef birçok anne adayı, kız çocuğu olacağını öğrenince kürtaj yaptırmaktadır.
• Milli içkisi rakı ve bozadır.
• Ülke Japonya’nın tam tersidir. Tren ve otobüsler asla saatlerine uymazlar.
• Japonya Raylı Sistemleri içeriğini de bir ara okumanızı öneriyorum.
• Trafik inanılmaz kötüdür, alt yapı neredeyse hiç yoktur.
• Ülke’de her tarafta Mercedes görüyor olmanızın sebebi Arnavutluk mafyalarıdır. Şimdi çok etkin olmasalar da geçmişte Avrupa’dan çaldıkları arabaları, ülkeye getirip satmışlardır.
• Arnavutluk kendini dünyaya kapattığı ve ancak 90’lı yıllarda geri açtığı için ülkede şoförlük kültürü oturmamıştır. Sürücülerin yarısından fazlası trafik canavarı olarak nitelendirilebilir.
• Akşamları yürümeyi çok severler, bu nedenle gece saatlerinde bile dahi sokaklar kalabalıktır.
• Ülke nüfusunun 4 katı Arnavut, ülke dışında yaşamaktadır.
• Kendilerini Kartallar Ülkesi olarak tanımlarlar.
• Ülkede 200 bine yakın sığınak bulunmaktadır. Komünist sistemin eseridir.
• 570 yıl kadar Osmanlı himayesinde huzur içinde yaşamıştır, Sırplara geçtiği andan itibaren günümüze kadar halen toparlayamamıştır.
• Ülkede McDonalds şubesi bulunmamaktadır.
• En popüler şahsiyetlerinden birisi Nobel Ödüllü Rahibe Teresa’dır.

Arnavutluk hakkındaki tüm yorumlarınızı bize şimdi iletebilirsiniz.