Camın Özellikleri ve Kullanım Alanları
Cam denince aklımıza belki de gökdelenler veya televizyonlarımızın ekranı geliyor fakat cam aslında çok daha eski bir teknoloji. Hatta teknoloji kelimesinin dahi olmadığı antik çağlardan bu yana kullanılan bir madde. Sanayi devriminin gerçekleşmesi ile beraber artık fabrikasyon olarak üretilen camlar, yaşam ve çalışma alanlarımızın neredeyse her bölümünde karşımıza çıkmaktadır. Cumhuriyetimizin ilk cam fabrikası 1934 yılında kurulmuş olsa da, Türkler Orta Asya’da iken dahi camı geleneksel yöntemler ile üretebiliyorlardı.
Cam Nedir?
Su içtiğimiz bardaktan, uzay teknolojilerine kadar çok çeşitli alanlarda kullanılan camın, biçimlendirme teknolojileri değişkenlik gösterebilmektedir. Çoğunlukla saydam olarak üretilen, çok sert olmasına rağmen hemen kırılabilen camlar, aslında topraktan oluşmaktadır. Alkali ve toprak alkali olan metal oksitler ile yine farklı metal oksitlerin çözülmesi, akışkan bir maddenin oluşumunu sağlar. Bu akışkan madde çok hızlı bir şekilde soğutulur ve ortaya cam çıkar.
Ham maddesi ise silisyum maddesidir. Silisyum, toprak üzerinde eritilir ve camın türüne göre birkaç madde daha etkilenir. Cam sıvı haldeyken katılaşmaya başlar fakat amorf yapısını korur. Bu yapı, camın sağlamlığı ve özellikle saydam olması için önemlidir.
Camın kristal yapıda olmaması, aslında sıvı bir madde olmasından kaynaklanır. Biz daima katı halini görüyor olsak da, cam sıvı maddeler arasında geçmektedir. Camın tekrar sıvı hale gelebilmesi için en az 500 derecelik bir ısı gerekmektedir. Elbette camın içindeki maddelerin farklı olması, bu erime derecesini yükseltecektir. 1000 dereceye kadar dayanıklı olan camlar da bulunmaktadır.
Camı 3 ana kategoriye ayırmak mümkündür. Soda gibi ürünlerde kullanılan düşük kaliteli camlar, bardak veya pencere gibi alanlarda kullanılan normal camlar ve kameralarda veya gözlüklerde kullanılan yüksek kalite optik camlar.
Camı Kim Buldu? Ne Zaman İcat Edildi?
Camı ilk bulan kişinin kim olduğu bilinmemektedir zira antik çağlardan bu yana kullanılmaktadır. Mısırlıların milattan önce 16. yüzyılda cam kullandıkları kesindir.
Kristal cam ise çok daha sonra, 15. yüzyılda Avrupa’da icat edilmiştir. Gökdelenlerde gördüğümüz dev camların icadının üzerinden ise 1 asır dahi geçmemiştir. Günümüzde adeta etrafımızı sarmış olan camdan yapılmış şişelerin mucidi ise Michael Owen’dır ve bu icadının patentini 1904 yılında almıştır.
Camın Kullanım Alanları
Cam her şekle girebildiği için tüm kullanım alanlarını yazmak veya tahmin etmek mümkün değildir. Biz yine de en yaygın kullanım alanlarını aşağıya listeliyoruz;
- Emniyet camları: Güvenliğin önemli olduğu alanlarda kullanılır.
- Soda camları: Ampül ve pencere yapımında kullanılır.
- Kurşunlu camlar: Yapımı çok maliyetlidir ve gamma ve X ışınlarından korunmak amacı ile yapılır.
- Borosilikat camlar: Ayna, mutfak eşyası ve laboratuvar gibi alanlarda kullanılır.
- Alüminosilikat camlar: Termometre gibi ateşle teması olabilecek malzemelerde kullanılır, erime derecesi çok yüksektir.
- Silisyum camları: UV ışınlarının çok iyi geçirilmesi gereken araçlarda ve teknolojik ürünlerde kullanılır.
Cevap Bırak