En İyi Fantastik Kitaplar: Sizi Farklı Dünyalarına Çekecek 19 Kitap

Fantastik kitaplar giderek okurlar tarafından daha çok seviliyor. İşin ilginç tarafı ise bu gelişmenin, dünyamızın teknoloji alanında yaptığı atılım ile pek de alakası yok. Fazlası ile gerçek olan dünyalarından biraz olsun kopmak isteyen insanlar, çoğunluğu orta çağda geçen bu kitapların adeta bağımlısı oluyorlar. En iyi fantastik kitaplar arasında dizisi veya filmi çekilmiş şaheserler de mevcut.

Sizi koltuğunuzdan alıp bir ejderhanın tepesine veya yüz binlerce canavardan oluşan bir ordunun tam ortasına bırakacak 19 kitap ile tanışmaya hazır mısınız? Hazırsanız eğer gelmiş geçmiş en iyi 19 fantastik kitap sizlerle.

Otostopçunun Galaksi Rehberi

Bilim kurgu romanları dendiği zaman akla gelen ilk yazarlardan birisi şüphesiz ki Douglas Adamsın olacaktır. Listenin 19. sırasında olan Otostopçunun Galaksi Rehberi ise neredeyse var olan tüm dillere çevrilmiş, efsane bir eser. Tiyatro ve radyo oyunlarına da çevrilen eser, üzerinde en fazla konuşulmuş kitaplardan bir tanesidir.

Kitap oldukça sadece bir dille yazılmış ve inanılmaz sürükleyici. Öyle 10-20 sayfa okuyup bırakayım demek neredeyse imkansız, sonunu bulmadan rahat edemeyeceksiniz. Elbette kitaptan zevk almak için bilim kurgu meraklısı olmanız gerekiyor, yoksa ilginizi çekmeyecek bir maceranın ortasında kendinizi bulabilirsiniz.

Bilge Adamın Korkusu

Türünün en iyi kitapları arasında gösterilen Bilge Adamın Korkusu, geniş bir hayal gücü ve okuyan herkese yepyeni bir dünya sunuyor. Özellikle fantastik kitaplar ile arası iyi olmayan okurlar, bu alana Bilge Adamın Korkusu isimli eser ile girebilirler. Birkaç ana hat üzerinden şekillenen yüzlerce farklı olayı anlatan kitap, biraz uzunca. Kitabın bazı bölümleri sıksa da, sürükleyici kısımlarında iken kitabı elden bırakmak mümkün değil. Olayların birbirine bağlanışı ve nihayet kitabın finali ise kusursuz.

Çok uzun olması fantastik türünü sevenler için sevindirici zira kitabın hiç bitmemesini dileyeceksiniz. Elbette bir yandan da acaba sonunda ne olacak diye hemen bitmesini isteyeceksiniz. Ağır fakat bittikten sonra üzerinizde etki bırakacak bir kitap arıyorsanız, doğru kitap Bilge Adamın Korkusu.

Güz Alacakaranlığı Ejderhaları

Margaret Weis tarafından kaleme alınan bu üçleme fantastik kitap, dur durak bilmeyen bir tempoya sahip. Satırlar arasında macera ve aksiyon adeta hiç dinmiyor. Öyle ki kitaptaki ilk seri, çok fazla hikayenin yolunu açtığı için diğer iki kitabın da çok okunası olacağı kesin.

Fantastik kitapları ağır bulanlar için Güz Alacakaranlığı Ejderhaları tavsiye edilmesi gereken kitaptır zira çok yalın bir dille yazılmış. Sürükleyici olarak tanımlanabilecek kitap, çok karmaşık olmayan bir kurguya sahip.

Silmarillion

Yüzüklerin Efendisi tarzında kitapları sevenlerin mutlaka okuması gereken bir fantastik kitap olan Silmarillion, ilk başlarda okuyucuya biraz sıkıcı gelebilir. İlk 50 sayfa okuyucuya daha çok bilgileri aktarıyor ve sonra tempo bir anda artıyor. Klasik Tolkien ve onun muhteşem hayal gücüne tekrar tanık olacağımız kitap, biraz ileri seviyede diyebiliriz. Fantastik kitaplara henüz yeni giriş yapan kişilere tavsiye edilmez.

Silmarillion, özellikle Yüzükler Efendisi serisi bitirildikten sonra okunması gereken bir eser. Bu şekilde hem daha çok zevk verecek hem de okuyucuyu kitaba daha hazır hale getirecektir. Koskoca bir evrenin yaratılışını ve yönetilişinin kaleme alındığı eser, adeta Fantastik Kitaplar arasında bir anayasa olarak görülebilir. En ağır kitaplardan birisi olduğu kesin. Orta Dünya mitolojisinin uç noktası.

Rüzgarın Adı (Kral Katili Güncesi)

Yine fantastik kitaplara giriş kitabı niteliğinde olabilecek bir eser. Kitap aslında kahramanımız Kvothe’nin otobiyografisi şeklinde yazılmıştır. Toplamda 3 cildi bulunan hikayenin ilk serisi olan Kral Katili Güncesi, 736 sayfalık bir eser. Kahramanımız, fakir ama oldukça gururlu bir arkadaşımızdır. Çok geniş bir hayal gücü bulacağınız eser oldukça akıcı bir anlatım ile kaleme alınmış. Masal içinde masalların olduğu eserde isimleri takip etmek ise çok önemli. 50. sayfada geçen bir isim ilk kez 600. sayfada karşınıza çıkabiliyor.

Harry Potter ve Felsefe Taşı (1. Kitap)

Harry, sıradan bir çocuktur fakat kendini bir anda büyücülük dünyasının ortasında bulur. İlk serisinden dünyanın en çok satan kitabı olma unvanını kazanan Harry Potter ve Felsefe Taşı, J. K. Rowling tarafından kaleme alınmıştır. Harry, sıradan bir çocuktur fakat ta ki bir kara baykuşun ona bir mektup getirdiği güne kadar. Aslında o büyücülük okuluna hiç başvurmamıştır ama nasıl oluyorsa Hogwarts’tan ona bir kabul mektubu gönderilmiştir.

Harry davete icabet eder ve okula katılmaya karar verir. Burada uzun süre çok iyi anlaşacağı iki arkadaş ile de tanışır. Okulda büyücülük dersleri alırken bir yandan da birçok maceranın peşinden koşar. 100 milyondan fazla satan ve neredeyse tüm dillere çevrilen kitap, fantastik kitaplar arasında kesinlikle bir başyapıt olarak gösterilmektedir.

Harry Potter ve Sırlar Odası (2. Kitap)

Normalde büyücülük ile alakası olmamasına rağmen Hogwarts’ta kendisini bulan Harry, ilk seneyi oldukça zor atlatmıştır. Okuldaki ikinci yılından daha umutludur ve seneye çok daha iyi başlar. Okula başlarken yaz tatilinde tanıştığı Dobby isimli cinin söyledikleri de aklındadır. Dobby, Harry Potter’ın çok büyük bir tehlike içerisinde olduğunu söylemektedir. Öyle ki bu cin, Harry’nin Hogwarts’a tekrar dönmemesi için elinden geleni yapmış fakat başarılı olamamıştır.

Bu bölümde Ron’un kız kardeşi kaçırılmakta ve Harry’nin en yakın arkadaşı Hermione taşlanmaktadır. Aksilikler Harry’nin peşini bırakmamaktadır. Tesadüfen eline geçen bir günlük sayesinde yıllar önce açılan sırlar odasına erişen Harry, bu odayı kendisinden önce son olarak açanın ise Lord Voldemort olduğunu öğrenir. Hikayenin giderek hareketlendiği ve okura artık daha fazla detay verilen Harry Potter ve Sırlar Odası kitabı serinin kesinlikle en iyi ciltlerinden bir tanesi.

Harry Potter ve Azkaban Tutsağı (3. Kitap)

Azkaban kalesi, Sirius Black isimli korkunç bir katili 12 yıl boyunca tutsak olarak tutmayı başarmıştır. Onlarca kişi bir anda öldürebilen bu katilin, karanlıkların efendisi olan Lord Voldemort’un adamı olduğu bilinmektedir. Bir şekilde bu tutsaklıktan kurtulmayı başaran azılı katilin hedefi ise bu sefer Harry Potter’dır.

Büyücülük okulunda eğitimine devam eden Harry ise bu tehlikeden habersizdir. Lord Voldemort gibi bir düşmanın varsa, öğrenciler ve öğretmenler arasında dahi güvende değilsindir zira onun her yerde adamı vardır.

Harry, okuldaki 3. senesinde çok daha farklı büyüler öğrenir ve dersler ile kendisini geliştirmeye başlar. Tabi bu sırada kendisini öldürmek için gelen Sirius Black tehlikesini de savuşturmalıdır. Heyecan seviyesi, serinin 3. kitabı ile daha da yükseliyor diyebiliriz.

Harry Potter ve Ateş Kadehi (4. Kitap)

Büyücülük okulu olan Hogwarts’ta 4. senesini geçiren Harrt Potter, bu kitapta okurlarını hem çok eğlendirecek hem de çok korkutacak. Okul sezonu başlamadan yaz tatilinde arkadaşları ile birlikte Quidditch Dünya Kupası’nı da izlemeye giden Harry, bu anlarda oldukça eğlenceli vakit geçiriyor.

Serinin 4. kitabı olan Harry Potter ve Ateş Kadehi serisinin en dikkat çeken bölümü ise her yüz yılda bir düzenlenen üçbüyücü turnuvası. 3 farklı okulun katılımı ile gerçekleşen bu turnuvada Harry’de yarışıyor. Aslında turnuva için Harry’nin yaşı yeterli değil ve hatta kendisi de kesinlikle yarışmak istemiyor fakat bir şekilde kendisini turnuvanın içinde buluyor.

Tek isteği normal bir eğitim almak olan Harry, nasıl oluyorsa her seferinde kendini başka bir maceranın ortasına atılmış buluyor. Bu arada Harry’nin alnında bulunan yara izi artık daha fazla acı vermeye başlıyor ve bu da yaklaşan kötü olayların küçük bir habercisi.

Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı (5. Kitap)

Joanne Kathleen Rowling tarafından kaleme alınan Harry Potter serisinin 5. kitabı olan Zümrüdüanka Yoldaşlığı, 1114 sayfa olmasına rağmen inanılma sürükleyiciliği ile size birkaç günde tamamını okutturabilecek kadar iyi. Geçen sene istemeden de olsa Üçbüyücü Turnuvası’na katılmak zorunda kalan Harry, Cedric Diggory’nin ölümüne şahit olmuştur. Aynı zamanda en büyük düşmanı olan Lord Voldemort’un da geri dönüşünü görmüştür.

Bu kitabın en etkili isimlerinden olan Dumbledore, Bakanlığın Harry’i suçlaması ve Lord Voldemort’a karşı hiçbir önlem almaması neden ile Zümrüdüanka Yoldaşlığı’nı toplar. Harry Potter okula döner fakat her gece kabus görmekte ve birçok kişi tarafından halen suçlanmaktadır. Artık yara izi de sürekli sızlamaktadır. Tüm bunların arasında artık büyüyen Harry, bir de aşık olmuştur.

Harry Potter ve Melez Prens (6. Kitap)

Harry Potter, okuldaki 6. senesinde artık Quidditch takımının kaptanı haline gelmiştir. Bu bölümde Harry, Lord Voldemort’a dair birçok gizemin peşinden koşacaktır. Özellikle okul alışverişi yapmaya gittikleri Diagon Yolunda iken Draco Malfoy’un bir işler çevirdiğini fark edip onun peşine düşecektir.

Serinin kesinlikle en iyi kitaplarından bir tanesi, nefesinizi adeta tutarak okuyacağınız bir eser. Bu bölümde Dumbledore ve Harry arasındaki ilişkiler de zirveye çıkıyor. Lord Voldemort’un geçmişine ve şu anki durumuna dair çok fazla bilgi aktarıyor yazar. Herkesin korktuğu son bu kitapta biraz daha yaklaşıyor ve çok garip sırlar artık ortaya çıkmaya başlıyor.

Harry Potter ve Ölüm Yadigarları (7. Kitap)

Bu kitap aslında 6. kitabın tam devamı niteliğinde diyebiliriz. Harry ve arkadaşları, yarım bıraktıkları maceraya devam ediyorlar ve artık daha da büyükler. Öte yandan karanlığın efendisi Lord Voldemort, ağırlığını giderek daha fazla hissettiriyor. İyice güç kazanan Karanlık Lord, sihir dünyasını hepten bir savaşın içerisine sokuyor.

Yedinci yılında Hogwarts’a dönmeyen Harry Potter’ın tek amacı ise Dumbledore’un ona verdiği işi tamamlamak. Elbette Ron ve Hermione’de ona bu görevde yardımcı olacaklar. Harry artık ölüm yadigarlarının sırrını keşfetmek zorundadır fakat bunu yaparken tüm gücüyle kendisini arayan Lord Voldemort’tan da kaçması gerekiyor.

Açlık Oyunları (1. Kitap)

Kuzey Amerika’da bir zamanlar Panem halkı yaşamaktaydı. Başkenti Capitol olan bölgenin etrafında 12 farklı bölge bulunmaktadır. Kötü ve zalim bir yönetim tarafından yönetilen Capitol’da, her sene yarışma düzenlenmektedir. 12 bölgenin tamamı da bu yarışmaya 1 erkek ve 1 kız genç göndermek zorundadır. Gençlerin yaşı 12’den az ve 18’den çok olamaz. Bu yarışmada sona sadece tek bir kişi kalacak ve diğerleri ölecektir. Bu iğrenç yarışma aynı zamanda anlık olarak televizyon ekranlarından yayınlanmaktadır.

Katniss Everdeen, annesi ve 12 yaşındaki kız kardeşi ile yaşamaktadır. Yarışmaya kız kardeşi seçilir fakat yarışmaya Katniss gider zira kız kardeşini çok sevmektedir. Kazananın şöhret olduğu kaybedenin de öldüğü Açlık Oyunları, en sürükleyici fantastik kitaplar arasında gösteriliyor. Açlık Oyunları serisinin yazarı ise Suzanne Collins.

Açlık Oyunları Ateşi Yakalamak (2. Kitap)

İlk kitapta Açlık Oyunları’nı kazanan Katniss, arkadaşı Peeta Mellark ile hayatta kalmayı başarabilmiştir. Yarışmadan sonra Peeta onunla görüşmek istememekte ve en yakın dostu Gale’de ona karşı duvarlar örmüş durumdadır. Bu arada başkent Capitol’de bir isyan olduğu haberi yayılmaya başlamıştır.

Katniss, ortaya çıkan büyük kargaşanın mimarıdır. Katniss ve Peeta aralarında hiçbir şekilde aşk olmadığını kanıtlamak zorundadırlar aksi takdirde hiç de hoş şeyler olmayacaktır.

Açlık Oyunları Alaycı Kuş (3. Kitap)

Açlık Oyunları’ndan 2 kez canlı çıkmayı başaran Katniss, hala güvende değildir. Capitol ona karşı çok kızgındır ve onun düşürdüğü itibarlarını tekrar kazanmak istemektedir. Serinin son kitabında da aksiyon hız kesmeden devam ediyor. İlk iki kitap kadar iyi olmasa da serinin 3. kitabı da hayatınızda önemli izler bırakacak. Özellikle kitabın son sayfaları tam bir heyecan tufanı.

Yüzüklerin Efendisi Yüzük Kardeşliği (1. Kitap)

Fantastik kitaplar arasında kesinlikle en iyisi. Son yüzyılın en çok okunan kitabı listesinde her zaman 1. sırada olan yüzüklerin efendisi, bilim kurgu ve fantastik kitaplar arasında kesinlikle bir başyapıt.

Muhteşem bir yolculuk, bir çocuğun büyüme öyküsü, sonsuz fedakarlıklar ve sıcacık dostlukların hikayesi. Orta çağda geçen hikaye de iyilerin ve kötülerin amansız savaşını okuyacaksınız.

J. R. R. Tolkien, adeta sıfırdan koskocaman bir dünya kuruyor ve sizi haritanın bir ucundan başlatıp uzun bir tura çıkarıyor. Adeta gerçek bir tarih kitabı okur gibi hissederken, yüzlerce sayfayı ne ara okuduğunuzu anlamayacaksınız. Filmi izleyenler dahi mutlaka okumalılar zira filmde birçok detay doğal olarak yok.

Yüzüklerin Efendisi İki Kule (2. Kitap)

Sauron ile Saruman yani iki kule birleşiyor ve kitaba adını veren durum da tam olarak bu. Olaylar örgüsüne hayran kalacağınız serinin ikinci kitabında, yüzük kardeşiliği bozulur ve herkes bu karanlık dünyanın başka bir tarafına savrulur.

Gandalf, daha sonra efsane olacak you shall not pass sözünü bu kitapta söylemektedir. Cücelerin uyandırdığı Balrog’a karşı söyleyecektir bu sözü. Boromir ise Merry ve Pippin’i korurken öldürülür. İkili ise kaçırılmıştır. Aragorn, Legolas ve Gimli ise bu ikisini aramak için başka bir maceraya çıkar.

Serinin ikinci kitabında kardeşlik gördüğünüz gibi tamamen dağılıyor ve hatta herkes diğerlerini öldü kabul ediyor. Frodo ve Sam’i ise inanılmaz bir macera bekliyor, hem de yeni arkadaşları ile.

Yüzüklerin Efendisi Kralın Dönüşü (3. Kitap)

Keşke seri 10 kitap kadar sürseydi fakat maalesef 3. kitapta bitiyor. Serinin 3. kitabını da okuduktan sonra dünyanın en iyi fantastik kitap serisini de bitirmişsiniz demektir. Tolkien tarafından kurulan bu hayal dünyasına hayran olmamak gerçekten elde değil. Orta Dünya’nın ilgi çeken mekanları, ürkütücü noktaları ve fazlasıyla tuhaf karakterleri ile oturduğunuz koltukta adeta bir hayal şöleni yaşıyorsunuz.

Sadece bir yüzük uğruna ölen binlerce can ve yapılan muhteşem savaşlar, fedakarlıklar. Filmi izleyerek kesinlikle hikayeye hakim olmanız imkansız. Öyle ki, film kitabın özeti dahi olabilecek nitelikte değil, belki özetinin özeti ancak olabilir.

Hobit

J.R.R. Tolkien ile beraber Hobit kavramı ile tanışan okurlar, elbette çok heyecanlandılar. Cücelere benzeyen fakat daha iri yarı olan ve yemeyi içmeyi çok seven hobitler, aynı zamanda çok iyi yürekli ve sakin bir hayat yaşayan canlılardır. Hobitlerin hayatı, ünlü büyücü Gandalf’ın onları ziyaret etmesi ile tamamen değişir.

Kitabın ana karakteri Bilbo Baggins. Onun fantastik maceralarını okuyacağımız kitapta, Gandalf ve cüceler, cücelerin hazinesini ejderha Smaug’dan almak isterler. Smaug görüp görülebilecek en güçlü ejderhadır ve bu hiç de kolay olmayacaktır. Bir hobbit olan Bilbo Baggins, hayal dahi edemeyeceği bir maceraya sürüklenmektedir.

1 Yorum

mandrollen

16 Haziran 2019 02:36

Cevapla

En iyi fantastik kitaplar arasında zaman çarkı da bulunamaz mıydı acaba dünyanın gözü en azından bu – http://zamancarki.net/dunyanin-gozu/

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorum

İsim *

E-posta *

İnternet sitesi