Fransa Moda Tarihi
Dior, Chanel, Louis Vuitton… bu liste bu şekilde sonsuza kadar devam edebilir. Bu saydığımız markalar, Fransa’nın dünya modasında lider olmasını sağlayan markalardan sadece birkaçı. Teknik ve stil açısından daima modanın çizgisini belirleyen Fransa’nın bu liderlik serüveni, 1600’lü yıllara dayanıyor.
Fransa’nın moda çizgisinin belirlenmesi ülkede 17. yüzyılın ikinci yarısında hüküm süren ‘Louis XIV’ eliyle gerçekleşiyor. Aynı zamanda Fransa halkı tarafından Güneş Kralı olarak da bilinen Louis, tasarım açısından çok farklı bir bakış açısına sahipti. Versailles sarayının, o dönemki dekorlarından da bunu anlamak mümkün. Louis, ülkede tekstil ticaretinin kurulmasını ve çok hızlı bir şekilde gelişmesini sağladı. Öyle ki onun döneminde ve sonraki asırlarda Fransa, en iyi ve en kaliteli tekstil ürünlerinin satıldığı bir ülke haline geldi.
1900’lü yıllarda moda atağına kalkan Fransa, dünyanın genelinde hakim olan ve kadınları çok dar giyinmeye zorlayan korse akımını yok etti. Bunun yerine daha rahat ve konforlu ürünlerini tanıttı. Bu dönemde Fransa’nın lider moda evi ise Coco Chanel olarak biliniyordu.
2. Dünya Savaşı ve Fransa Modası
Dünya’nın gördüğü en büyük katliamlardan olan ikinci dünya savaşı ile beraber, Fransız modası çok büyük yara aldı. Neredeyse tüm moda evleri ve lüks giyim dükkanları kapandı, birçoğu yağmalandı veya sahipleri savaşta öldü. Buradaki açığı gören ise savaştan en güçlü çıkmış olan Amerika oldu. Gelişmiş medyasının da gücünü kullanan Amerika, kendi moda şirketlerinin endüstriye hakim olmasını sağladı.
Savaş Sonrası Diriliş
Fransa’nın yıllar süren onarımı ve moda sektöründeki yeniden başlayan oluşumları ile tekstil sektörü savaş sonrasında canlanmaya başladı. Özellikle Fransa kadın modasını baştan aşağı değiştiren ve kadınlara modern görünümü armağan eden Christian Dior, bu konuda ülkeye liderlik etti. Yeni stil etekleri ile kadın siluetini önemli ölçüde değiştiren Dior, 20. yüzyılın ortasında yaptığı kumaş israfı dolayısı ile çok eleştiriliyordu. Bunlara cevaben ‘Avrupa yeterince bomba gördü, şimdi de benim havai fişeklerime hazır olun’ gibi halen Avrupa’nın moda sokaklarında söylenen bir söze imza attı.
60’lar ve Fransa Modası
İngiltere’de gençlik akımlarının yükselmesi, Fransa modasını tehdit etmeye başlamıştı. Zira gençler mini etekli ve cesur tasarımlı giysilere yönelmiş, Fransa’nın klasik çizgilerinden bir anda uzaklaşmaya başlamışlardı. Dünya değişiyordu, kadın özgürlüğüne ve cesur tasarımlara yönelmeyen moda evleri kaybedecekti.
Değişimi gören ve bu yeni dünyaya kendine has tasarımlar getirerek, adeta Fransa’nın yeni dönem Fransız sokak modasına yön veren genç tasarımcı ise Saint Laurent oldu. Saint Lauren aynı zamanda unisex tasarımlarında kurucusu olarak bilinmektedir. Kadınlara erkeksi gömlekleri sevdiren ilk tasarımcıdır.
Günümüzde de kıyafet ve aksesuar sektörlerinde Fransa etiketi, daima ilk sırada olmaya devam ediyor. 4 asırdır modanın çizgisini belirleyen ve bazı iniş çıkışlara rağmen liderliği kaybetmeyen Fransa, bakalım moda öncüsü olmaya daha ne kadar devam edecek?
Cevap Bırak