Tus Sınavına Nasıl Hazırlanılır?
Biliyorum, bu yazıyı okumadan önce en az 50 kere ‘TUS Türkiye’nin en zor sınavı‘ cümlesini duydunuz. Doğrudur, TUS gerçekten çok zordur fakat sonuçta uzaylıların girdiği bir sınav değildir. Tıpta Uzmanlık Eğitim Giriş Sınavı açılımına sahip olan TUS, zaten zorlu bir süreçten geçmiş olan Tıp öğrencilerinin adeta bölüm sonu canavarı gibi uzaktan onlara gülümsemektedir.
TUS çalışmaya başlamak, zorlu bir sürecin ilk adımıdır. Buna hazırlıklı olmalı fakat zaten bir tıp öğrencisi olarak, bu savaşa uygun bir asker olduğunuzu da unutmamalısınız. Tıp öğrencisi iseniz zaten sıradan öğrencilerde bulunan isteksizlik, konsantrasyon eksikliği, düşük hafıza ve tembel ruh sizde yoktur. Eğer bunlar olsaydı, zaten tıp okuyor olmazdınız. Ya ben aslında konsantrasyon eksikliği yaşıyorum diyebilirsiniz. Sonuçta insansınız, elbette zaman zaman bazı hormonlarınız dengesizleşebilir. Yine de mayanızda, TUS’u rahatlıkla geçebilecek gücün var olduğundan ben eminim.
‘Ey Tıp öğrencisi, TUS’u geçecek güç, damarlarında dolaşmaktadır’
TUS’a Nasıl Çalışmalı?
TUS, sistemli bir çalışma gerektirir ve bu çalışmada öğrencinin istekli olması esastır. İleride oturacağınız masanın önündeki unvanı, bu sınavın belirleyeceğini unutmayın. Eğer çocuk doktoru olmak istiyorsanız, o motivasyon ile çalışma masasının başına oturmanız gerekiyor. Bunca yıldır ki emeklerinizin de size olan desteğini almaya çalışın. TUS tek başına bir sınav değil, uzun bir çabanın adeta filizlenmesini sağlayacak hayat suyudur. Siz tohumu ekmiş, toprağı gübrelemiş ve gereken her şeyi yapmışsınız. Artık yaşam suyunu vererek, tohumun filizlenmesini de TUS ile yapacaksınız.
Sistem demiştik. Sistemli çalışmak, tüm sınavlarda önemlidir fakat TUS’ta başka bir önemlidir. Çok fazla konu olduğu için nerede olduğunuzu, neyi ne kadar çalıştığınızı ve ne kadar tekrar yaptığınızı bilmeniz önemlidir. Derslere bir bütün olarak baktığınızda, zaten birçok konunun farklı bölümlerde karşınıza aynı şekilde çıktığını göreceksiniz. Bu aslında, doğal yoldan size tekrar yaptırmaktadır.
Bazı konuları anlamayabilir ve hatta tekrar yaptığınızda dahi öğrenemeyebilirsiniz. Sisteminizi hiç bozmadan devam edin. Genel bilgi düzeyiniz arttıkça, ileride yapacağınız tekrarlarda daha donanımlı olacaksınız. Tekrar için farklı bir renk, 2. tekrar için farklı bir renk ve hiçbir şekilde anlayamadığınız konular için çok farklı bir renk kullanarak, programınızda bunları özellikle belirtin. Hiç anlayamadığınız konuları, haftada 1 veya 2 haftada 1 kere tekrar çalışın. Gerekirse 10 kez çalışın, emin olun anlayacaksınız, yeter ki pes etmek kitabınızda yazmasın.
Size karmaşık gelen konuları sabah 06.00 gibi çalışın. Akşam 22.00’da yatın ve sabah 06.00’da kalkarak, masaya oturun. Bu saatte beyninizin zehir gibi çalıştığını göreceksiniz. Gerçi siz doktorsunuz zaten bunu biliyorsunuz.
Programınızı, Anayasanın Üzerinde Tutun
Öncelikle, ‘gerçekçi’ bir çalışma programı oluşturun. Gerçekçi diyorum zira yapamayacağınız programlar oluşturmak, hevesinizi kaçırmaktan başka hiçbir işe yaramayacaktır. Gerçekçi programlar ise, hem sizi kamçılar hem de programa uymayı zorunluluk haline getirir.
Bunu bir spor programı örneği ile açıklamak isterim.
Diyelim ki benim 5 kilo eksiğim veya 5 kilo fazlam var. Hedefim ne? Fit olmak. Bunun için ne yapmalıyım? Şınav çekeceğim evde. O zaman hemen kendime bir program hazırlamam gerekir, değil mi? Hali hazırda da maksimum tek seferde 15 şınav çekebildiğimi farz edelim.
Gerçekçi programda 5 setten 11 şınav mantıklı olacaktır. Gerçekçi olmayan programda ise 5×15 olacak ve ben daha 3. sette nalları dikeceğim. Bunun sonucunda ne program kalacak ne de ben fit bir hale geleceğim. Diğer türde ise toplamda 66 şınav çekmiş ve bir sonraki program için kendimi kamçılamış olacağım.
Çok saçma bir örnek vermiş olsam da, demek istediğimi anlattım diye düşünüyorum. Bu konuyu gereksiz yere uzatmış olmamın sebebi, Türk insanın çalışma programı yapmayı çok seviyor olması. O boş kağıt ve elinde kalem olan gençler adeta bir canavara dönüşerek, asla yapamayacağı programları büyük bir şevk ve keyif ile yazıyorlar. Sonrası elbette hüsran olacaktır.
Konu başlığında ne dedik? Programınız adeta bir anayasa ve daha da önemli olacak.
Programda o gün 8 saat ders çalışma var ise ve siz de 5. saatteyken bir arkadaşınız arayıp hadi gel kopuyoruz derse, karşınızda iki seçenek olacak.
Birincisi, teklifi geri çevirip 8 saati bitirmek. İkincisi ise eğlenmeye gidip ertesi gün 11 saat ders çalışmak. Başka bir seçenek yok.
Yani teklifi geri çevirip, moral bozukluğu ile ders çalışmak veya teklife gidip o günü 5 saatle kapatmak yok. Zira bu anayasadan daha önemli ve siz program kurallarını ezemezsiniz. Suç kardeşim.
TUS Hazırlığı
Alışkanlıkların ne kadar katı olduğunu biliyoruz. Gençsin, bir şekilde eğlenmek veya tembelleşmek istiyorsun. Bazen bu uyku olarak, bazen bir bilgisayar oyunu olarak bazen de seyahat olarak karşına çıkabilir. Bunların hepsi, maalesef artık senin düşmanın zira sen sıradan bir insan değilsin. TUS’a çalışıyorsun ve sonuç olarak elde edeceğin ödül, milyonlarca insan için hayal bile olamayacak kadar büyük. Bu kadar önemli bir statüyü, kolayca kazanmak maalesef mümkün değil.
Ders çalışacağınız ortamın, temiz ve çok sade olmasına önem verin. Çalışma ortamında mümkün mertebe elektronik hiçbir alet olmasın ve iyi güneş ışığı alsın. Güneş ne kadar iyi girerse, uykunuz da o kadar az gelecektir. Eğer evde çalışamıyorsanız, kendinize sakin ve pek uğranılmayan bir halk kütüphanesi bulun. Merkez kütüphanelerden uzak durun zira binlerce liseli orada sizi bekliyor olacak.
Kütüphane diyorum çünkü evde çalışan kişilerin en büyük düşmanı uykudur. Uykuyu çoğu zaman yenemezsiniz çünkü evde çok fazla yatacak mekan vardır. Bu arada geç yatıp erken kalkarımcılardan olmayın. Kalksanız bile en verimli saatler olan öğle saatlerinde, beyin gider. Siz ancak okursunuz fakat aklınızda hiçbir şey kalmaz. Bu da en tehlikeli durumdur, konuyu geçersiniz fakat aslında gerçekten konuyu geçmişsinizdir.
TUS Soru Çözümü
Çalışmanın çok başında olsanız dahi mutlaka haftada 2 kere deneme çözün. Her 3 günde 1 yapacağınız bu denemelerin amacı ise ilerlemeyi görmek olacaktır. Her denemede %1 bile ilerlemek, sizin için sevinç kaynağı olmalıdır. Denemeler, gerçek sınava uzak olabilir, o nedenle gerileme olduğunda endişe yapmak gereksizdir. Siz sistemli çalışmaya devam edin. İstisnai durumlar haricinde sistemli çalışan herkes başarıya ulaşacaktır. Özellikle Türkiye gibi insanların disiplinden uzak olduğu bir ülkede, disiplinli hareket eden herkes kazanacaktır.
Bu arada tüm süreçte mutlaka kafanızı karıştıran şeyleri not alacağınız temiz bir defteriniz olsun. Bu defteri her akşam yatmadan önce bir roman gibi okuyun. İnanılmaz faydasını göreceksiniz.
TUS’a Hazırlanırken Yapılan Hatalar
- Sürekli kaynak değiştirmek
- Sürekli puan hesabı yapmak
- Detaylarda boğulmak ve anlamadıkça gerilmek
- Sürekli plan yapıp, çalışmaya bir türlü başlamamak
- Sistemli çalışmayıp, ne çalışacağım diye hindi gibi düşünmek
Hataların ne olduğunu genel olarak anlamışsınızdır. Bu vasıflar, vasat insanların vasfıdır ve vasat insanlar da doktor olamazlar. Olsalar da uzman olamazlar. Tahmin edersiniz ki kazara da TUS kazanmak imkansızdır. Tüm benliğiniz ile kendinizi bu sürece entegre etmeli, planlı ve sistemli olmalısınız. Puan hesabı yapmayın, puan yapın. Zira hesap yapmak size puan kazandırmayacaktır.
Şimdiden tüm doktor adaylarına başarılar dilerim.
Başlıklar
Cevap Bırak